Ana, talepkar patronu Claire’i etkilemeye çalışırken sanat dünyasında bir kariyer hayal eden hırslı bir stajyerdir.

New York, sese duyarlı bir şekilde avlanan uzaylı yaratıklar tarafından işgal edilirken, Sammy adında bir kadın hayatta kalmak için mücadele eder.

Hafif üçkağıtçı fakat bir o kadar da sevimli Kaptan Jack Sparrow’un (Johnny Depp) korsanlık yaşamı, düşmanı kurnaz Kaptan Barbossa’nın (Geoffrey Rush), gemisi Siyah İnci’yi çalmasıyla altüst olur. Bu da yetmezmiş gibi Kaptan Barbossa, Port Royal kasabasına saldırır ve belediye başkanının güzeller güzeli kızı Elizabeth’i (Keira Knightley) kaçırır. Kızı kurtarmak ve Siyah İnci’yi yeniden ele geçirmek amacıyla Elizabeth’in çocukluk arkadaşı Will (Orlando Bloom) ve Jack güçlerini birleştirirler. Will’in bilmediği ise lanetli bir hazinenin Barbossa’nın kaderini nasıl değiştirdiği ve onu ve mürettebatını nasıl sonsuza kadar ölümsüz olarak yaşamaya mahkum ettiğidir.

Çılgın maceraları ile bilinen, kaptanları şahı ama bir o kadar talihsiz Jack Sparrow, yelken açtığı sularda yaklaşan kötü rüzgarları hisseder. Korkunç Kaptan Salazar'ın yönetimindeki ölümcül hayalet korsanlar, denizdeki tüm korsanları öldürerek Şeytan Üçgeni’nden kaçmayı başarmıştır; hayatta kalan tek korsan kaptan ise Jack'tir. Jack, Salazar'ın gazabından ve intikamından kurtulmak için Poseidon Asası’nın peşine düşer. Bu efsanevi asayı bulmak içinse güzel ve zeki gökbilimci Carina Smyth ve Kraliyet Donanması'ndan dik başlı, genç bir denizci olan Henry ile zorlu bir anlaşma yapar. Küçük ve külüstür gemisi Dying Gull’un dümenindeki Jack Sparrow, hem kötü kaderini tersine çevirmenin hem de şimdiye dek karşına çıkan en dişli ve korkunç düşmandan kurtulmanın yollarını arayacaktır.

Kaptan Jack Sparrrow’un, Uçan Hollandalı’nın kaptanı Davy Jones’a kan borcu olduğu konusunda kendisine bir hatırlatma yapılır. Davy Jones, cehennemden çıkma mürettebatı ile bir hayalet geminin kaptanıdır. Jack, borcunu temizlemezse, Davy’nin kölesi olarak kalmaya mahkum olacaktır. Jack Sparrow’un içinden çıkamayacağı durum pek görülmediği üzere illa ki bir yol bulacaktır. Ölü Adamın Sandığı’na sahip olan kişinin Davy Jones’un da kontrol edebileceğini fark edince durum karmaşıklaşacaktır.

Gizemli Angelica (Penelope Cruz) ile yolları kesişen Jack Sparrow, bunun aşk olduğundan emin değildir – yoksa bu kadın onu efsanevi Gençlik Pınarı'nı bulmak için kullanmakta mıdır? Kadın onu efsane korsan Kara Sakal'ın gemisi "Kraliçe Anne'in İntikamı"na bindirdiğinde kendisini beklenmedik bir maceranın ortasında bulur ve kimden daha çok korkması gerektiğini bilemez: Kara Sakal'dan mı yoksa gizemli bir geçmişi paylaştığı Angelica'dan mı?

Kaptan Jack Sparrow’u, Davy Jones’un sandığındaki akıllara zarar tuzaktan kurtarıp özgürlüğüne kavuşturmaya kararlı olan Will Turner ile Elizabeth Swann, çaresizlik içinde Kaptan Barbossa ile ittifak yaparlar. Doğu Hindistan Ticaret Şirketi’nin kontrolü altında olan Davy Jones’un ürkütücü görünümlü hayalet gemisi The Flying Dutchman, dünyanın bütün denizlerini kasıp kavurmaktadır. İhanet, vefasızlık ve dönekliğin kol gezdiği vahşi denizlerde yelken açan korsanlarımızın yolu egzotik Singapur’a düşer.

Savaşların getirdiği yıkım, insanları kamplara bölmüş ve onları kabileler halinde yaşamaya zorlamıştır. Bu kabilelerden birinde, acımasız bir savaşçı kendi yoldaşlarının ihanetine uğrar ve ölüme terk edilir. Ancak gizemli bir prensesin yardımıyla hayata yeniden tutunmayı başarır.

Film, dünyadaki en büyük avcı olduğunu ıspatlamaya çalışan Sergei Kravinoff'un hikayesini anlatıyor. Kurbanlarını elleriyle avlamaktan keyif alan ve bir Rus göçmen olan Sergei Kravinoff, günün birinde bir cadıyla tanışacaktır. Cadı ona fiziksel gücünü artıran ve ömrünü uzatan bir iksir verir. Sergei'nin tek amacı dünyaya kendisinin en iyi avcı olduğunu göstermek ve Örümcek Adam'ı avlamaktır. Bunu yapmak için harekete geçecektir.

Marvel evreninin en tanınmış ailelerinden biri olan Fantastik Dörtlü, yeniden beyaz perdeye taşınıyor. Bu kez, hem kahramanlık görevlerini hem de aile bağlarını koruma mücadelesi verirken, Dünya’yı açgözlü kozmik varlık Galactus ve onun elçisi Silver Surfer’a karşı savunmak zorunda kalıyorlar...

Uluslararası istihbarat örgütlerinin radarına giren evli bir casus çifti, kritik bir varlığı ellerine geçirmek için her şeyi göze alır. Ajanlar Joe ve Lara, kimliklerini gizleyerek izole bir yaşam sürerken, eski muhafızların şüpheleri üzerine, ikisinin Alarum adlı seçkin haydut casus ekibine katıldığına inanılır. Sessiz bir kış tatil beldesindeki huzurlu sığınakları, bu şüphenin gölgesinde kaosa sürüklenir.

Banka soyan acımasız bir çete tarafından esir alınan Ginko ve Diabolik, kaçınılmaz bir ölümle burun buruna gelirler. Aynı zamanda Eva Kant ve Altea, sevdiklerini kurtarmak adına beklenmedik bir ortaklık kurar. Bu sırada Diabolik, geçmişinin perdesini müfettiş Ginko'nun önünde aralamak zorunda kalır...

Bir eskiz sanatçısı ve bir polis, acımasız suça tanık olan bir kişinin hafızasına kazınmış bir yüze ait tasvirleri kullanarak yakalanması zor bir katilin kimliğini çözmek için birlikte çalışır...

Film, gizli bir hazine olan paha biçilmez bir eserin çalınmasıyla başlar. Bu olay, uluslararası diplomatik ilişkileri tehdit eden bir krize yol açar. Çalınan eseri geri almak için, farklı ülkelerin istihbarat teşkilatlarından iki deneyimli ajan görevlendirilir: Mauritus'tan Ajan And (Nad Sham) ve Çin'den Ajan Yuan (Naomi Willow). İkili, başlangıçta birbirlerine güvenmeseler de, ortak düşmanlarına karşı iş birliği yapmak zorunda kalırlar. Ajanlar, Xavier'in planlarını bozmak ve eseri geri almak için tehlikeli bir maceraya atılırlar. Bu süreçte, hem kendi içsel çatışmalarıyla yüzleşirler hem de birbirlerine olan güvenlerini pekiştirirler. Film, yüksek tempolu aksiyon sahneleri ve egzotik Mauritius manzaralarıyla izleyicilere görsel bir şölen sunuyor.