HEPSİNİ ÖLDÜR'de yaşananlardan yedi yıl sonra emekli ajan Phillip (Jean-Claude Van Damme) ve uzun süredir kayıp olan kızı Vanessa, İtalya'da gözden uzak, huzurlu bir hayat sürmektedir. Bir önceki hedefin intikam ateşiyle yanan erkek kardeşi Vlad tarafından yerleri saptanınca, onun acımasız ordusundan kurtulmak için her şeyi yapmak zorunda kalırlar. Kaçan, sayıca az olan ve hayatları için savaşan baba kız, kendilerini ve bir zamanlar Phillip'in evim dediği köyü kurtarmak için güçlerini birleştirirler. Phillip ve Vanessa, Vlad'ın adamlarını alt etmek ve tehlikeye attıkları masum insanları kurtarmak için son kurşun atılana kadar işlerinin bitmeyeceğinin farkındadır.

Uluslararası istihbarat örgütlerinin radarına giren evli bir casus çifti, kritik bir varlığı ellerine geçirmek için her şeyi göze alır. Ajanlar Joe ve Lara, kimliklerini gizleyerek izole bir yaşam sürerken, eski muhafızların şüpheleri üzerine, ikisinin Alarum adlı seçkin haydut casus ekibine katıldığına inanılır. Sessiz bir kış tatil beldesindeki huzurlu sığınakları, bu şüphenin gölgesinde kaosa sürüklenir.

Aile üyeleri, sevdiklerini koruma içgüdüsüyle hareket ederken, soyguncular arasında da bir iç çatışma başlar. Çetenin lideri, soygunun çok daha büyük bir oyun olduğunun farkındadır ve kendi çıkarlarını güderek, geri adım atmayı reddeder. Bu noktada, film sadece bir suç dramı olmaktan çıkar ve karakterlerin içsel çatışmalarını da işler. Sevdiklerini korumaya çalışan düğün sahipleri, ölüme karşı savaştıkları bu ortamda moral değerleri, sadakatleri ve güven duygularıyla sınanır. Film ilerledikçe, soyguncuların ve kurbanların arasındaki sınır giderek daha da bulanıklaşır. Ne kadar sert bir yaşam sürmüş olursa olsun, her bir karakterin yumuşak bir noktası vardır. "Diamondz R 4Eva", bu noktayı keşfederken, izleyiciyi sık sık ahlaki ikilemlerle yüzleştirir. Aile üyelerinin ve soyguncuların karakter derinlikleriyle zenginleşen hikâye, sadece bir suç filmi olmanın ötesine geçer.

"Faultline", başrollerinde Stacie Harrison ve Kirsten Lankester'ın yer aldığı, Anna Cooley'nin yönettiği gerilim dolu bir dramadır. Film, başarılı bir avukat olan Paige'in, yıllar sonra memleketine dönmesiyle başlar. Paige, hem kariyerinde ilerlemeyi başarmış hem de kişisel hayatında sakin bir yol tutturmuş bir kadındır. Ancak, ailesiyle olan bağları, özellikle annesiyle ilişkisi, geçmişin gölgeleriyle hala tamamlanmamıştır. Annesi, 20 yıl önce trajik bir şekilde hayatına son vermiştir. Paige, o dönemdeki olayları hep bir sır gibi hissetmiş ve annesinin ölümünü kabullenmiştir. Fakat, Paige'in memlekete dönme fırsatı bulduğu sırada, annesinin ölümüne dair bir dizi yeni bilgi ortaya çıkar. Paige, annesinin ölümünün aslında sıradan bir intihar olmadığını, geride bir cinayet şüphesi barındırdığını keşfeder. Bu durum, onun hem kişisel hem de profesyonel yaşamını derinden etkiler. Bu keşfin ardında, annesinin geçmişine dair daha fazla sırrın yattığını anlamaya başlar. Paige, bu yeni bilgiler ışığında kız kardeşi Jessie ile temas kurar ve birlikte bu gizemi çözmeye karar verirler

Film, amatör olarak boksörlük yapan biradamın hayatta kalma savaşını üç farklı karakterin perspektifinden etkileyici bir şekilde anlatıyor. Annesine verdiği sözü tutmak için ringe çıkan sokak dövüşçüsü Ferit Kamacı, beklenmedik bir şekilde, mafyanın desteklediği profesyonel bir boksörü nakavt eder. Bu olay her şeyi değiştirirken, Ferit’in ağabeyi Ali’ye düzenlenen suikast, işleri daha da içinden çıkılmaz bir hale sokar. Ferit, hem kardeşinin intikamını almak hem de yasa dışı olan grupların hedefi olmaktan kurtulabilmek için zorlu bir savaşa girmek zorunda kalır.

"Chameleon", başarılı bir emlakçı olan Knoll Ashby'nin (Henry Held) hayatını merkezine alır. Dışarıdan bakıldığında düzenli ve başarılı bir yaşam süren Knoll, iç dünyasında derin bir monotonluk ve tatminsizlik hissiyle boğuşmaktadır. Orta yaş krizinin eşiğinde, hayatına heyecan katma arayışıyla tehlikeli bir yola sapar ve ilk kez birini öldürmeye karar verir. Bu eylem, onun için beklenmedik bir tatmin kaynağı olur ve zamanla bir bağımlılığa dönüşür. Knoll, her cinayetle birlikte daha da derine çekilirken, içsel çatışmaları ve ahlaki değerleriyle yüzleşmek zorunda kalır. Film, bir insanın sıradanlıktan kaçış arzusunun onu nasıl karanlık bir yola sürükleyebileceğini ve bu süreçte yaşadığı psikolojik dönüşümü derinlemesine işler.

Bir papaz, Tanrı'dan vahiy aldığına inanarak bir kayıp vakasının peşine düşerken; sanrılarından kurtulamayan bir dedektif, geçmişin gölgesinde boğulmaktadır. Araştırmaları derinleştikçe, ikisi de içlerindeki karanlıkla yüzleşmek zorunda kalır.

"Filthy Animals" (2024), James T. North'un yönettiği ve senaryosunu yazdığı, aksiyon ve gerilim türündeki bir filmdir. Film, Lars ve Freddy adlı iki sıradışı karakterin, çocuk cinsel suçlularını avlama misyonunu konu alır. Başrollerde Ryan Patrick Brown ve Austan Wheeler yer alırken, Raymond J. Barry ve Mena Elizabeth Santos da önemli rollerde performans sergilemektedir. Film, Noel arifesinde, Lars ve Freddy'nin sıradışı bir görev için bir araya gelmesiyle başlar. İkili, toplumun en tehlikeli suçlularından olan çocuk cinsel suçlularını adalete teslim etmek için harekete geçmeye karar verirler. Bu süreçte, ikili arasındaki dostluk ve güven bağları güçlenirken, karşılaştıkları zorluklar ve tehlikeler de artar. Film, aksiyon dolu sahneleri ve derin karakter analizleriyle izleyiciyi etkiler.